Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi8
Bugün Toplam95
Toplam Ziyaret1476703
Vahit Şahin
karaisalihaber@hotmail.com
"BENİM KOCAM YAPMAZ"
25/05/2015

Balık hafızalı toplum, yaşadıklarından, olaylardan ders almayan, öğrenmeyen ve en kötüsü unutkanlık gösteren toplum tipidir. Bilinçli toplum olma yolundaki en önemli engellerden biridir. Öyle ki, hayatın akışı çoğu zaman tekerrür eden bir süreçtir. Bu nedenle, her iyi ve kötü olayın, hafızalarda yer etmesi, bundan bir ders çıkarılması, analiz yapılması ve gelişim ve ilerleme adına değerlendirilmesi gerekmektedir. Balık hafızalı toplumlarda ise, maalesef ki bu süreç, olayın yaşanması, yankılarının 1-2 hafta bilemediniz 1 ay sürmesi ve olayın unutulması şeklinde gerçekleşmektedir. İşte bu çok tehlikelidir. Çünkü yaşadıklarından bir ders çıkarmayan toplumun ilerlemesi, bilinçli bir toplum haline gelmesi, muassır bir medeniyet seviyesine ulaşması hemen hemen imkansızdır.

17-25 Aralık Operasyonlarının üzerinden 1,5 yıla yakın bire geçti. Bu konu toplumda unutturulmaya çalışılıyor. Zaman zaman CHP ve MHP bu konuyu gündeme taşısa da kamuoyunda fazla ses getirmediği kesin.

17 Aralık soruşturması veya 2013 Türkiye Rüşvet Skandalı, Eylül 2012 ve Şubat 2013'teki bir dizi ihbarla başlayıp, 17 Aralık 2013 günü Cumhuriyet Savcısı Celal Kara'nın gözaltı talimatları ve ilgili mahkemelerin arama kararlarının yerine getirilmesi ile kamuoyunun duyduğu, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ve Mali Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gerçekleştirilen, aralarında iş adamları, bürokratlar, banka müdürü, çeşitli düzeyde kamu görevlileri ve 61. Türkiye Hükûmeti kabine üyesi dört bakan ile üç bakan çocuğunun olduğu kişiler hakkında "rüşvet, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık" suçlarını işledikleri iddiasıyla yürütülen soruşturmadır.

  Olay o kadar geniştir ki, birkaç romana sığmayacak düzeydedir. Ama kısaca söylemek gerekirse olayın kamuoyuna yansımasından sonra istifalar ve kabine değişikliği yaşanmıştır.

Soruşturmaları "siyasi bir operasyon" olarak nitelendiren hükümet, çok tartışmalı bir sürecin ardından HSYK'nın yapısında değişiklik öngören bir yasa çıkarttı. Düzenlemeyle HSYK bünyesinde Adalet Bakanı'na hakim, savcı ve adalet müfettişlerinin atanması, disiplin soruşturmaları, vb birçok konuda geniş yetkiler verildi.  

17 Aralık sürecinden sonra istifa eden ya da görevden alınan bakanları araştırmak üzere 5 Mayıs 2014'te TBMM'de 15 kişilik bir komisyon kuruldu. 9 AK Parti, 4 CHP, 1 MHP ve 1 HDP'li üyesi olan komisyon 5 Ocak 2015'e kadar çalıştı. 5 Ocak 2015'te Komisyon Başkanı Hakkı Köylü başkanlığında son kararın verilmesi için toplanıldı ve yaklaşık üç saat süren oylama aşamasından sonra dört eski bakanın Yüce Divan'a gönderilmesine gerek görülmedi. Komisyonda bulunan 9 Ak Partili üyenin tümü dört bakanın Yüce Divan'a gönderilmemeleri yönünde, geri kalan 4 CHP ve 1 MHP'li üye ise gönderilmeleri yönünde oy kullanmıştır. Komisyonun tek HDP'li üyesi olan Bengi Yıldız komisyonun çalışmalarına getirilen yayın yasağını ve komisyonun sağlıklı şekilde işlemediğini öne sürerek komisyondan ayrılmıştı. Mecliste yapılan oylama sonucu bakanların Yüce Divan'a gitmemeleri yönünde karar çıktı.

X x x

İşte bu olayları balık hafızalı olduğumuz için çabuk unutuyoruz, ama fıkraları ise asla unutmuyoruz. İşte o fıkralardan biri:

BENİM KOCAM YAPMAZ!

Uluslararası ölçekte bir kadın araştırması yapan sosyolog, dünyanın çeşitli ülkelerinde kadınlara bir soru sormuş:

-Kocanızı başka bir kadınla yakalarsanız ne yaparsınız?

Soruya ülkelere göre verilen yanıtlar ise söyle olmuş:

İsveçli: Neyimi beğenmediğini sorarım...

Rus: Evi terk ederim....

Fransız: Sesimi çıkarmam, sevgilime gider beni teselli etmesini isterim....

İtalyan : Kadını vururum....

İspanyol: Kocamı vururum.....

Yunanlı : Her ikisini de vururum......

Türk: Benim kocam yapmaz!
★ ★ ★
Fıkrada olduğu gibi Türkiye'de halkımız yolsuzluk iddialarına karşılık "Benim liderim yapmaz" demektedir. 



1738 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

DEPREMZEDE KAZAN, SİYASİLER KEPÇE - 22/02/2023
DEPREMZEDE KAZAN, SİYASİLER KEPÇE
SLOGANLAR, SEÇİMLERİN BELİRLEYİCİSİDİR - 12/08/2022
Slogan, bir düşünceyi yaymak, bir eylemi desteklemek için ortaya atılan, kısa ve çarpıcı sözdür. Kimlik, topluluk, örgüt, kurum veya kuruluşun amaç ve araçlarını özlü bir biçimde tanımlayan deyiş veya sözdür.
HANGİ MASADANSIN? - 29/07/2022
Bilindiği gibi masa, ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan bir mobilyadır. En yaygın masa türü, dört ayak üzerine yerleştirilmiş, dikdörtgen ahşap bir yüzeyden oluşanıdır.
GECİKEN SAĞLIK TEDAVİSİ, TEDAVİ DEĞİLDİR - 25/07/2022
35 yıldır diyabet hastasıyım. Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, eğer dikkat edilmez ise vücutta sinsi ilerler. Adına "Şeker hastalığı" demek yerine bizler daha çok "şekere hastayız." O nedenle kontrolümüz oldukça güç oluyor.
ŞAKİRPAŞA HAVA ALANI KAPATMAYA KİMSENİN GÜCÜ YETMEZ - 26/06/2022
Yaklaşık 35-40 yıl önceydi. Üniversite sayısı çok azdı. Özel üniversiteler daha yoktu. Şuan ismini hatırlayamadığım bir bilim insanı, profesör demişti ki, “Kalkınmak için, her ile bir üniversite kurulmalıdır.” Çalıştığım ulusal gazetede hocanın bu sö
EFSANE VALİ - 19/05/2022
Çoğu zaman olağanüstülüklerin yer aldığı, belirli bir üsluba ve şekle bağlı olmayan, genellikle geçmişin derinliklerinden ortaya çıkan kısa, yalın, ağızdan ağıza aktarılan söyleyeni belli olmayan (anonim) halk edebiyatı türüne efsane denir.
HALKIN DEVLETİ - 23/04/2022
Anadolu illerinden yeniden seçilen 285 ve İstanbul'dan kaçabilen 78 milletvekili, Ankara'ya geldiler. İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni oluşturdular.
SELAHATTİN ÇOLAK’IN ADANA METROSU - 17/03/2022
Adana Metrosu ile ilgili genelde şu eleştiriler yapılır. “Aytaç Durak, metroyu, hemşerileri olan Karaisalıların yoğun yaşadığı mahallelere götürdü”
HEPİMİZ UKRAYNALI, HEPİMİZ ZELENSKİ'YİZ - 11/03/2022
Sınırlarda savaşın çirkin yüzünü görüyoruz.
 Devamı
AlışSatış
Dolar23.304923.3983
Euro24.992825.0929