Bugün bile deprem sona ermiş değil. 23 gün geçmiş aradan Çadır gelmedi, su yok, tuvaletler kilitli diyenler var. Adıyaman-çadır kentte tuvaletler kilitliymiş! Enkaz altında kalanlar varmış… Bu şikayetler bir gün sona erecek? Öğretmenevi’ne gittim, orada da  bunlar konuşuluyor.

Çay geldi içtik. Saat 16.00’ya gelirken ANSA’a (Antalya Sanatçılar Derneği)’re gitmeye hazırlandık. Tranvaya bindik vardık. İranlı ressam Shabnam Majdabadi resim sergisini vardı; izledik. Ressam, konuya ilişkin bilgiler verdi. Devrimci bir sanatçının şarkılarından esinlenmiş; bu resimleri  meydana getirmiş. Özgürlük arayışını işaret ediyor resimler!  Dışavurumcu bir anlayış denebilecek tablolar bunlar.

Deprem bölgesinde hava soğuk, çadırlara, açık havaya soba kurmuşlar.Soba olmayan yerlere de ateş yakmışlar. Yanıyor koca kütükler çatır çatır. Toplanmışlar çevresine ısınıyorlar.

 Kayıplar var. Bazılarında bilinç kaybı yaşanıyor. Her yer harç, kuru toz, beton parçası, moloz  yığıntısı. Parklara çadır kulübeler kurulmuş. İnsanlar yaşamaya çalışıyorlar.

Ülkemiz büyük ölçüde deprem alanı… Binalarımız ona göre yapılmamış. 1500’lü yılın başlarında İstanbul’da olan depremde büyük felaket yaşanmış. Erzincan, Hınıs, Varto, Van, Adana,  İzmit,  İstanbul, İzmir depremleri esin ver(e)memiş herhalde!

Felaket, felaket üstüne yaşıyoruz. Kaçıyoruz! Nereye?

01.03.2023, Antalya