16-21 Aralık 2013 tarihleri arasında Altınkoza, Geleneksel “13 Kare Sanat Günleri” şenlikleri yapıldı. Bu kapsamda, imza günleri, müzik, şiir dinletileri, resim-fotoğraf sergileri, saydam, tiyatro gösterimi, kazıbilim anlatımı dinlendi, izlendi.İzleyebildiklerimi aktarıyorum.………………İlk gün 75 Yıl Sanat Galerisi’nde 24 şair yazarın katıldığı “Büyük imza günü” yapıldı.. Kitaplar kapış kapış imzalatıldı. Bu sıralarda Balkan Müzik Grubu müzik dinletisi sundu. Yoğun bir izleyici topluluğu etkinlikleri izledi. Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Sayın Zihni Aldırmaz, şair yazarlara günün anısına, teşekkür/plaket belgesi sundular..………………..İkinci gün Adana Kültür Sanat Merkezi (AKSM)’nde ÇÜ’den Yrd. Doç. Dr. Serdar Girginer, Yrd. Doç. Dr.  Fikret Fatih Gülşen, gerçekleştirmiş oldukları kazılar hakkında bilgi verdiler; kültür/kazıbilim konusunu işlediler.  Hitit,  Kizvatna krallıklarıyla ilgili kazı/buluntularını saydam gösterimiyle tanıttılar. O yıllardaki yaşamın içeriği üzerine konuştular. Kayalar içine oyulmuş kaya mezarlarından, açık hava tiyatrolarından söz ettiler..………………….Akşam da Nezihe Bilen Ateş’in  ‘75. Yıl Sanat Galerisi’nde,  Ressam Ali Raşit Karakılıç’ın yöneticiliğinde “An’ın Suretleri”  konulu resim sergisi açıldı. Resimler kadınları tanıtmaktaydı.. Hüzünlü, endişeli kadınlar betimlenmiş..………………...Aynı gün saat 20’de, Büyükşehir Belediyesi Tiyatrosu’nda rahmetli ünlü tuluatçı Nejat Uygur’u; oğulları  Süheyl, Behzat Uygur, “Hasta Etme Adamı” oyunlarıyla andılar. Tiyatro  salonu ağzına kadar doluydu.. Nejat Uygur, vasiyetinde beni ağlayarak değil gülerek anın demiş.. Öyle de oldu. İzleyicilerini, dinleyicilerini güldüren oyuncu ne der başka? Ülkeyi, dünyayı hep güldürmüş, düşündürmüş.. Bu sözüyle ölümünden sonra bile düşündürdü bizi. Dört günlük dünyada neden ağlayalım? Ölüm de bir yaşam biçimi değil mi?  Çocuklarımızla sürmüyor mu yaşamımız? Öğrencilik yıllarımda ilk kez bu sahnede “Cibalı Karakolu”yla tanımıştım Nejat Uygur’u. Ne güzel bir anı ki, ölünce de, bu sahnede izliyorum onun yansımalarını.. İyi ki, çocukları, ardılları var..………………...Beşinci gün Adana Kültür Sanat Merkezi (AKSM)’nde ünlü fotoğraf sanatçımız Mehmet Baltacı’nın Adana’yı gösteren fotoğraflarını izledik. Sanatçı’yı, AFAD Başkanı Tahsin Sezer, Tiyatro sanatçısı, Altınkoza ikinci başkanı İsmail Timuçin, eşi Havva Hanım anlatıyorlar.. Fotoğraf, anı tarihleyen bir olaydır. Bu işi yapanlardan, belki de en iyi yapanlardan biri Mehmet Baltacı..  Elimde makine fotoğrafın, fotoğrafını çekiyorum.. Şafak Kahvesi, Ulus Parkı çeşmeleri, kameriyeleri, heykelleri, eski Belediye Binası, Adana Kalesi (…) yerinde yok, fotoğrafta var.. Yerinde yokları, fotoğrafta varları Mehmet Baltacı’nın belgeliğinden izliyoruz.. Yüzlerce fotoğrafa imza atmış, öğrenciler yetiştirmiş, Adana sevdalısı bir sanatçı. İyi ki bu dünyadan-Adana’dan Mehmet Baltacı (1944-2007) geçmiş.. Eşi Havva Hanım onu, onurla temsil ediyor……………………Altıncı gün, Büyükşehir Belediyesi Tiyatrosu Salonunda AFAD 19. Altın Kamera Yarışması ödüllerini kazananlara AFAD Başkanı Tahsin Sezer öncülüğünde ödülleri sunuldu. Yarışmaya, 44 Fotoğraf Derneği’nden 179 fotoğraf sanatçısı 294 fotoğrafla katılmışlar. Birinciliği Galip Çetiner, İkinciliği Adem Karakaya, Üçüncülüğü Fahri Karaoğuz; özendirmeleri Alirıza Demir, Abdülkadir Hayta, Tarık Kaya; Mehmet Baltacı özel ödülünü Mustafa Binol, AFAD özel ödülünü Akın Icar aldılar.. Yarışma fotoğrafları tiyatro giriş salonunda ilgiyle izlenildi.………………….Sonuç olarak, başta Belediye Başkanı olmak üzere Altınkoza yöneticilerine çalışanlarına, böyle bir etkinliği  sundukları için teşekkür ediyoruz..              M.Demirel Babacanoğlu