Ziya Polat
zpolat@hotmail.com
KARAİSALI'NIN KÖŞETAŞLARI(12) MEHMET ARICI
05/02/2021 "Kur'an'a Adanmış Bir Ömür" İlçemizin hamisi ve banisi büyüklerimizi yeni yetişen nesle anlatmak ve tanıtmak asli görevlerimizden olmalı. Tarihini bilmeyen milletler her zaman yönetilmeye mahkumdur. Bizde ilçe tarihimizde iz bırakmış büyüklerimizi anlatmak ve tanıtmak amaçlı bir yazı dizisi (12) ile çorbada tuzumuz olsun istedik. İsmini herkesin duyduğu fakat kendisini her yerde ve her zaman göremediğimiz bir büyüğümüz muhterem Arıcı Hoca'mız. Karaisalı’nın eski adı ile Milvankale , yeni ismi ile Karakılıç ama halk arasında ki adı ile Gala Köyü’nde evin en küçüğü olarak 01/01/1941 yılında dünyaya gelmiştir. İlk eğitimini anne ve babasından almış. Okullarda okuyamamış ama (bildiğim kadarı ile )ilkokul diplomasını bir haftada almış, sonrası için ise diploması yok. Askere gidene kadar köy hayatı işte tarla ile ev arasında dokunulan mekik benim pek haberdar olamadığım bir dönem. Askerden sonra ise gönlüne düşen bir aşkın peşinden koştuğu bir hayat. Nedir bu aşk derseniz; Allah Kelamı Kur’an-ı Kerim. Ezberlemek, hafızı olmak ,taşımak bir ömür. Hocasının ifadesi ile ‘’olana kadar değil ölene kadar hafız olmalı’’ okumak, ezberlemek, taşımak hele hele de yaşamak. Askerden sonra hafız mı olunurmuş? Diyen diyene ama dedem sahip çıkmış babama. ‘’Evlat benim değil mi? Bırakın iki-üç yılı da öyle gitsin’’ diyerek sahip çıkmış babama. Dedim ya ilk eğitimini dedem ve ninemden almış. Bildiğim hocaları; rahmetli Muzaffer Var hocam ile Kara Hafız olarak bildiğim hoca efendi. Hafız olduktan sonra tekrar köye dönüp bu hazineyi kaybetmek istemiyor. Kendi ifadesi ile "boğulacaksan da büyük gölde boğul" diyerek Adana’ya geliyor. Seyyar satıcılık ,Çifte Minareli camide temizlik ve fahri müezzinlik yapıyor. Daha sonra müftülüğün açtığı sınav ile Ağca Mescid'de müezzinliğe başlıyor., Ne kadar süre müezzinlik yaptığını bilemiyorum ama; Ağca Mescid’in imamı emekli olunca kurum içi geçişle aynı yerde imam oluyor. İmamlık ile birlikte Tepebağ Kur’an Kursu'nda derse girmeye başlıyor. O zaman Adana‘da Tepebağ Kur’an Kursu; Kur’an öğrenecek olan çocukların okuduğu yer , Karaisalı Kur’an kursu hafızlık merkezi ,Yağcamii ise Arapça eğitim merkezi imiş. Kur’an-ı Kerim’i öğrenen çocuğun kabiliyetine göre yönlendirme yapılırmış, hafızlık yapacak olan Karaisalı’ya ,istekli olan da Yağcami’ne arapça öğrenmeye gönderilirmiş. Zannımca kabiliyetli olup Karaisalı’ya gidemeyen ,Adana’lı ya da daha uzak yerlerden gelen öğrencilerin Adana’da kalıp hafızlık yapmaları için rahmetli babam çok gayret etmiş ve Tepebağ Kur’an Kursun’da da hafızlık eğitimi verimesine ön ayak olmuş. Çocukluğumdan aklımda kaldığı kadarınca sistem oturana kadar da ilk hafızlığa başlayan öğrencilerin kalacak yerleri ayarlanıncaya kadar kursun bahçesine çadırımsı bir yer( üstü güneşten koruncak şekilde kapatılmış bir alan) ayarlanarak talebelerin orada kalmaları sağlanmış, yemekleri rahmetli annem tarafından yapılmış ve ilk öğrenciler (5-6 kişi) bu şekilde hafızlığa başlamış oldu. Sonraki yıllarda sayıları 75-100 ‘lere ulaşmış talebelerle de babam çalışmıştı. O dönemde aklımdan çıkmayan olaylardan biri de ( çocuklu işte) geç yapılan kahvaltılardı. Rahmetli babam sabah namazında Ağca Mescid’e gider; namazı kıldırdıktan sonra gelir,eve uğramadan kursa geçer;hafızları dinlemeye gider, biz ise babamı beklemekten kahvaltıyı yapamazdık. 1975 yılından 1990 yılına kadar 15 yıl Ağca Mescid ile birlikte Kur’an Kursu'na fahri olarak devam eden rahmetli babam yüzlerce ifade edebileceğimiz hafız yetiştirdi. Sonra tekrar Ağca Mescid’e Adana depremi olana kadar(1998) devam etti. Yeşilevler Ulular Camii’inden de emeki oldu. Kur’an-ı Kerim’e hizmeti emekli olduktan sonra devam etti. Hayallerinden bir tanesi de Kur’an Kursu'na gidemeyen bir öğrenciyi kendi elleriyle yetişterebilmek. Ya da Kurstan mezun olmuş hafız öğrencilerin toplum hayatının , sosyal hayatın girdabında boğulmadan hafızlıklarını koruyabilmeleri için bir gayret içinde olabilmek. Bunun için emekli vaizlerimizden muhterem Ali Yaşar Hocaefendi ile birlikte bir girişim ve gayret içinde de oldular. Her sabah; sabah namazında orada olmaya çalıştı, hafızlıklarını korumak için talebelerin aşkla çalışmaya devam etti. Yine emekli olduktan sonra da ihtiyacı olan ,kendine gelen , başvuran herkese de maddi ve manevi yardımlarda bulunmaya gayret etti. Manevi bir görev edinmişçesine kendisine başvuranları asla geri çevirmedi yarım saat , bir saat sürecek bir zamanda şifa ayetlerini okumaya çalışırdı. Bu şifa ayetlerini okumaya hastaneye gideceği günlere kadar devam etti; yani kendi ağrı sızısına rağmen başkasına sebep olmaya son zamanlarına kadar devam etti . 11 Ekim’de girdiğimiz hastaneden bir sonbahar günü, bir yaprak dökümü ( bizim için ise koskocaman bir çınar devrilmesi) gibi 12 Kasım 2016 gecesi haberi , 13 Kasım Pazar günü ise son kez kendisi ile hastaneden ayrıldık ve istirahatgahı olan Kabasakal Mezarlığı'na hep beraber geldik. Rabbim cümle geçmişlerimize rahmet eyleye… Birebir de anlatılacak çok şey var belki ama; genel olarak söylenecek şeyler bunlardan ibaret. İlçemizin köşe taşlarını unutmayıp; yeni nesle tanıtmak elbette Karaisalı Sevdalısı bizlerin asli görevlerindendir.Bu toprakların vatan yapılmasında; manevi mimarlık yaparak emeği geçen tüm geçmişlerimize Rabb'imden rahmetler diliyoruz. Bir başka büyüğümüzü anlatmak ve tanıtmak amaçlı yeni bir yazımızda görüşmek üzere. Hoş kalın ,hoşça kalın... Kaynak:A.Arıcı |
|
|
Yorumlar |
| Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
| GÖRMEK ve BAKMAK - 12/05/2022 |
| Belediyeler elbette altyapı olarak, temizlik olarak v.s.olarak ;rutin görevlerini yerine getirirken;ilçesinde yaşayan çeşitli yaş gruplarının da sosyal yaşantısına yön verip,renk katmak ve insanların psikolojilerini ilgilendiren;moral ve motivasyon |
| KARAİSALILILAR DERNEĞİ'NE "GELECEK OLANLAR GELDİ" AMA - 25/03/2022 |
| Dernek yeni yönetimi; görevi devraldığından beri yaklaşık bir yıl geçti.İddialı ve iş yapabilirlilik ve projeler geliştirebilirlilik kabiliyeti yüksek bir ekip görevi devraldı ve bütün projektörler üzerlerine çevrildi ve de çıta çok çok yükseltilerek |
| KARAİSALI'NIN KÖŞETAŞLARI(18) AHMET SABAN Muhasebeci-Siyasetçi - 25/02/2022 |
| İlçemizin hamisi ve banisi büyüklerimizi yeni yetişen nesle anlatmak ve tanıtmak asli görevlerimizden olmalı.Tarihini bilmeyen milletler herzaman yönetilmeye mahkumdur.Biz de ilçe tarihim |
| KARAİSALI'NIN KÖŞE TAŞLARI (17) HİLMİ ÇOPUROĞLU - 05/02/2022 |
| HİLMİ ÇOPUROĞLU |
| KARAİSALI'NIN KÖŞE TAŞLARI(16) ALİ DURAK - 21/01/2022 |
| Belediye Reisi |
| KARAİSALI KÜLTÜR SANAT VE SPOR ŞEHRİ OLACAK - 02/01/2022 |
| İlçe Kaymakamı Sayın Mert Kumcu Beyin AA muhabirine verdiği röportajda ki "Karaisalı kültür,sanat ve spor şehri olacak"cümlesi bana çok sıcak geldi ve beni ziyadesiyle heyecanlandırdı. |
| "KARAİSALI'NIN KÖŞE TAŞLARI" (15) ZAMİR GENÇ - 17/12/2021 |
| "Bu Dünyadan Bir Zamir Genç Geçti" |
| KUTSAL TOPRAKLAR ÇECELİ - 29/10/2021 |
| Toprağın taşınla,kutsal beldesin, |
| KİM BU CESUR YÜREK BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNE ADAY - 17/08/2021 |
| Evet değerli dostlar,saygıdeğer hemşehrilerim.Karaisalılılar olarak herzaman Adana'da en az üçyüzelli bine yakın hemşehrimizin olduğunu böbürlenerek anlatırız ya... |
 Devamı |
|
|
| Vahit Şahin | |
| KARAİSALI GAZETESİ ARŞİVİMDEN (7) | |
|
|
| M. Demirel Babacanoğlu | |
| RAMAZAN BAYRAMI | |
|
|
| Oğuz Adem Selçuk | |
| BÜYÜKŞEHİRLERDE MUHTARLIK KALDIRILMALI | |
|
|
| Yılmaz Aydoğan | |
| YEREL SEÇİMLERDE TARSUS | |
|
|
|
| Ziya Polat | |
| GÖRMEK ve BAKMAK | |
|
|
| Halil Atılgan | |
| BİR EKMEĞİN HİKÂYESİ[1] | |
|
|
| Osman Çevik | |
| BİR KUTLU DOĞUM | |
|
|
| Mustafa Ünaldı | |
| BU TURNUVA İNANILMAZ BİR AŞAMAYA GELECEK | |
|
|
| konuk yazar | |
| SER VERİP SIR VERMEYEN YİĞİT İBRAHİM KAYPAKKAYA | |
|
|
| yağbasan tenhesi | |
| KARAİSALI’NIN ADAMI, ZORLA DELİ EDER ADAMI | |